Page 24 - lbu orijinal
P. 24
Mevlâna aslında anlama önem verdiği için eserini en anlaşılır şekilde yazmaya uğraşır.
Yazdığı her defter ya da cildin başına bir dibace yazar. Örneğin Mesnevi’nin ilk dibacesi
“Mesnevi dinin usulünün usulünün usulüdür.” Onun özeti gibidir. Bu da Mesnevi’nin
konusu ve ana düşüncesinin dinin üç temel dayanağı olan şeriat tarikat ve hakikate
dayandığını gösterir. Seyr-i Sülük yoluna giren her mürşidin Kâmil aşamasına ulaşması
için bu üç aşamayı geçmesi gerekir.
Ayrıca Mesnevi “dinle” sözü ile başlar. Bunun özel anlamı işte Kuran-ı Kerim
okunurken dinlenmesinin daha büyük bir sevap olması ve “bişnev” yani dinle sözündeki
“be” sesinin besmelenin “be”si olmasıdır.
Mesnevi’de tasavvuf anlayışı çeşitli hayvan hikâyeleriyle anlatılarak insanın eylem ve
tecrübeleri temsil edilir. Bu bağlamda düşünüldüğünde İslam coğrafyası ve İslam
talebeleri için çok ayrı bir önemi vardır.
Mesnevi'de Mevlâna dönemindeki Moğol istilalarına karşı halkı sabırlı olmaya tesvik
eder. Aydınlık günlerin yakın olduğunu haber verir. Bunun yanında kendi dönemindeki bir
çok sofuyu eleştirir. Mevlâna için bir sofunun özel kıyafeti olmaz ve bu isin kalpten
gelmesi gerekir. Döneminde çok az sofi bulunduğunu söyler ve birçoklarının yanlış yolda
olduğundan dem vurur.
Şimdi gelelim tarz ve biçem özelliklerine. Mevlâna Mesnevi'de anlatılan olayın insan
yaşamına uygun olmasını, gerçek yaşamı temsil etmesini istemiş ve eserlerini
gerçekçiliği ön planda tutarak yazmıştır. Bu bağlamda ilk hikâyelerden “Ey dostlar, bu
hikâyeyi dinleyin; gerçekte bizim halimizi anlatır bu!” beytiyle başlar.
22