Page 27 - lbu orijinal
P. 27
Mevlâna Şems’in gidişini atlatamadı. Şemseddin gelirse şükran olarak canımı
vereyim, ondan başkasını istemiyorum. Şems Şam’a gitmiştir. Mevlâna Sultan Veled’i onu
getirmesi için Şam ‘a yolladı. 8 Mayıs 1247 ‘de Konya’ya geri geldi. Fakat dedikodular
bitmemişti. Halkın bu fitnesine Mevlâna’nın oğlu Alaaddin Çelebi de karıştı. Şems bunlara
karşı Mevlana’ya ‘’ bu sefer öyle kaybolacağım ki izimi kimse bulamayacak’ ’dedi.
Gerçekten de öyle oldu, öldürüldü mü yoksa kayboldu mu bilinmiyor. Şems’in şahadeti
uzun süre Mevlâna’ya duyurulmamıştır. Sonra bunu öğrenen Mevlâna kendinden geçti,
inanmak istemedi.
Onu aramak için Şam’a gitti. Şamlılar ona hayran kaldı ve geri Konya’ya döndü.
Feryatlar ediyor, aşk denizi köpürüp dalgalanıyordu, halk bu duruma büsbütün şaşırdı.
Ona uyup onunla coştular. Ama hala aklı Şems’teydi. Beyitlerinden üçüncü defa Şam ‘a
gitmek istediği anlaşılmaktadır. Mevlâna ‘nın yolu aşk yoluydu. Bu yolda Şems ‘de
Mevlana’da ayırt edilemez. Aralarındaki feyz karşılıklıdır. Mevlâna Şems’i unutmamıştır.
Sonunda kendisini bulmuştur. Mevlâna Celaleddin 44 yıl önce gördüğü Konya’da vefat
etti. Şems’ine kavuştu. (17 Aralık 1273) artık bütün insanlık onu omuzlarında taşıyordu.
Onun için bir papaz ‘’ Mevlâna ekmeğe benzer, ekmekten kaçan aç varmı dır ki? der.
Konya dünyalara sığmayan o dehayı nihayet bağrına basmıştı, manevi varlığı ise biz
insanların kalbine gömüldü.
Anadolu’da Mevlana Etkisi panelinin videosuna erişmek için
25